Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Çocuk Komisyonu'nu, 29 Haziran'da Amed'de "Çatışma ve çözüm süreçlerinde çocuk" konferansı düzenleyecek. Çand Amed Kongre Merkezi'nde düzenlenecek konferansta "Savaş ve çatışma süreçlerinde tanıklık", "Savaş ve çatışma ortamlarının çocuklar üzerinde etkileri", "Barış inşasında çocuk" konuları ele alınacak, forum düzenlenecek. Konferans öncesi, kentteki çocuklara ilişkin çalışma yürüten kurumlar ziyaret edilerek, çocukların üstün yararının demokratik toplumun inşasında önemi ve nasıl bir yol haritası çıkarılmasına dair görüş ve önerileri alınarak, konferansta buna ilişkin bir yol haritası çıkarılması da temel hedefler arasında yer alıyor. 

 

Konferansı hakkında bilgi veren DEM Parti Çocuk Komisyonu Eşsözcüsü Beritan Güneş Altın, konferansın yeni döneme hazırlık amacı taşıdığını belirtti. Beritan Güneş Altın, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'ın "Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı" ile barış ve çözüm süreçlerinde çocukların ihtiyaçlarını, deneyimlerini ele alan ve bu sürece çocuk odağında yaklaşımın nasıl olması gerektiğini tartışmayı hedeflediklerini söyledi. Beritan Güneş Altın, "Çünkü savaşın en büyük mağdurlarından olan gruplardan biri çocuklar ve ne yazık ki onların deneyimleri de aslında çoğu zaman akmıyor. Çoğu zaman sessizliğe bürünüyor. Bu sebeple aslında konferansımızın ilk bölümünde de tanıklıklara yer vereceğiz. Çocukken savaşı yaşamış bugünün yetişkinlerinin, savaş deneyimlerini dinleyeceğimiz aynı zamanda aynı öznelerin bugün barışı da konuşabileceği, barış olacaksa nasıl olacağının cevabını da kendi deneyimlerinden yola çıkarak aktaracağı bir araya gelişten bahsediyoruz. Hem savaşı hem de dünya deneyimlerinde ve savaşı yaşayan öznelerin barış deneyimlerini bir araya getirmek istiyoruz" diye konuştu. 

 

Konferansın ikinci oturumunda savaş tanığı çocuklarla çalışan oda, kurumlar ve sivil toplum örgütlerinin deneyim aktarımının olacağını belirten Beritan Güneş Altın, "Üçüncü bölümde, dünya deneyimlerinde barışı ve Rojava özelinde çocukların mevcut durumlarının ne olduğu, barış süreçlerinde ve kendini yönetebilinen alanlarda çocuğun, çocuk politikalarının nasıl dönüştüğünü dinleyeceğiz" dedi. 

 

'ONARICI ADALET' VURGUSU

 

Demokratik toplum inşasında deneyim aktarımlarının, esas mesele ile yüzleşme ve problem kaynaklarının çözümüne dair tartışmalar yürütüleceğini dile getiren Beritan Güneş Altın, "Çünkü bizler hiçbir zaman yüzleşmeden ve onarıcı adaletin tesis edileceği kanalları açmadan toplumsal barışın olmayacağını düşünüyoruz. Yani barış, devletlerarasında, çatışma yaşayan gruplar arasında olabilir, ama kalıcı bir barışın toplumun barıştığı bir denklemde olabilir. Toplumun birbiriyle barışması, ancak problem kaynaklarının, kök nedenlerinin konuşulduğu ve çözümünde hep birlikte ortak akılla oluşturulması, ihtiyaçların tespit edildiği, ihtiyaçlara uygun politikaların üretilebileceği zeminlerin oluşturulduğu bir tahayyüldür" ifadelerini kullandı. 

 

'ORTAK ZEMİN OLUŞTURMAYI HEDEFLİYORUZ'

 

Konferans öncesi çocuk kurumlarına yaptıkları ziyaretlere değinen Beritan Güneş Altın, Amed'in bu konuda güçlü olduğunu dile getirdi. Amed'de Yaklaşık 16-17 tane çocuk kurumu olduğunu belirten Beritan Güneş Altın, özellikle sokağa çıkma yasakları döneminde, çocuklara yönelik çalışma yürüten kurumlar olduğunu vurgulayarak, "Bu güçlü mekanizmayı, çözümü konuştuğumuz süreçlerde ortak akla ortak mücadele hattına dönüştürmeye, söylem birliğinde ortaklaşmayı, çocukların problemlerini ortak akılla tespit etmeye hizmet etmesini istiyoruz. Bu konferansın ilerleyen dönemlerde de daha özgün alanlarda ortaklaşmanın zeminini oluşturmasını istiyoruz. Biz bu konferansın sonuç bildirgesinde sürece hizmet eden ve sürecin çocuk alanı için ana akımlaştırılacağı kanalları belirleyen olmasını hedefliyoruz. Bütün halkımıza da bütün çocuk kurumlarına da bu noktada katılım çağrısı yapıyoruz" şeklinde konuştu. 

 

'ORTAK AKILLA ÖZNE OLMA'

 

Konferansın forum bölümünde yeni dönemin inşasında ortak mücadele hattını oluşturabilecek zeminlerin inşası üzerine de tartışmalar yürüteceklerini kaydeden Beritan Güneş Altın, "Bu defa barış için kurumların bir araya gelmesi ve demokratik toplumun inşasında, çocukla özgün çalışan kurumların ortak aklının oluşturulması ve inşada özne olması hedefimiz var. Muhalefet eden, edilgen bir konumdan, süreci ören, süreci örgütleyen, problem alanlarını tespit eden, problem alanları karşısında çözümü, dünya deneyimleriyle, kurumların deneyimleriyle, toplumun deneyimleriyle bir araya getiren mekanizmaların oluşmasının gerekli buluyoruz" diye belirtti. 

 

'ÇOCUKSUZ BARIŞ OLMAZ'

 

DEM Parti Amed Çocuk Komisyonu Eşsözcüsü Necla Korkmaz ise "Çatışma çözümlerinde genelde çocuklar öznel olarak kabul edilmiyor. Hatta bir bütün egemen sistemler açısından çocuk sadece inşa edilen mevcut hakim ideolojilere uyumlu bir şekilde yetiştirilen iradesiz sayılmayan, kendisi yok sayılan, bir sosyal olgu olarak kabul edilir. Şimdi bizim en temel itirazımız zaten buraya. Barışın toplumsallaşması ve kalıcılaşması için tüm toplumsal grupların bu, çalışma içerisinde yer alması gerekiyor ki bunun hem sürdürülebilir hem de gerçekçiliği, realitesi olsun" diye kaydetti. 

 

Çocukların dünya nüfusunun yüzde 33'ünü oluşturduğunu ifade eden Necla Korkmaz, şunları söyledi: "Çocuklar denetim altında tutulması gereken varlıklar olarak kabul edildiği için genelde hiçbir şekilde hem kentlerin inşasından tutalım politikaya kadar hep yetişkinler baz alınarak yapılır. Bir çok  travmatik durum da zaten o dönemlere aittir. Bu dönem gelişecekse, böyle bir süreç başlayacaksa çocuklarsız olmayacak. Çocukların sesinin olmadığı bir barışın da kalıcı olabileceğini açıkçası düşünmüyorum. Bu nedenle de konferansı önceledik. Bir an önce bunu toplama, alandaki çocuk çalışmalarının ve çalışanlarının bu sürece dair beklentilerine, bu sürece katkıları nasıl olacak, bu katkılar nasıl kolektif bir akılla bütünleştirilebilir, bunları konuşup, kısa, orta ve uzun vadeli planlar çıkarıp; çalışmaları bir an önce başlatmak istiyoruz. Bu ilk adım da belki yetişkinler, çocukların üstün yararını gözeterek tartışacaklar, ama bundan sonraki süreçlerde doğrudan çocukların katılımcı olacağı, çocukların tartışacağı ve bunu da pedagojiye uygun olarak dönüştürerek, çocuklarla yapmayı düşünüyoruz." 

 

MA / Berivan Altan