AMED - İHD Amed Şubesi'nin Genel Kurulu'nda yapılan konuşmalarda, devletin Kürt sorununun çözümüne dair adım atması gerektiği vurgulandı.
İnsan Hakları Derneği (İHD) Amed Şubesi, 18’inci Olağan Genel Kurulu’nu Çand Amed Kongre Merkezi’nde gerçekleştirdi. İHD Eş Genel Başkanları Eren Keskin ve Hüseyin Küçükbalaban'ın yanı sıra çok sayıda siyasetçi ve sivil toplum örgütü temsilcisi genel kurula katıldı. Genel kurulun yapıldığı salona, gözaltında kaybettirilen ve faili meçhul cinayete giden kişilerin fotoğrafları asıldı. Ayrıca cezasızlık politikaları ve hasta tutsakların durumuna dikkat çekilen pankartlar asıldı.
DÖRTLER VE KAYPAKKAYA'YI ANDI
Genel kurulda divan başkanlığına seçilen Eren Keskin, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın 27 Şubat’ta yaptığı "Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı" sonrası yaşanan gelişmelere değindi. Barışın konuşulmasının bile insanlara huzur verdiğini söyleyen Eren Keskin, Diyarbakır 5 No'lu Cezaevi'nde 17 Mayıs 1982 tarihinde bedenlerini ateşe vererek tarihe “Dörtler” olarak geçen Ferhat Kurtay, Eşref Anyık, Mahmut Zengin ve Necmi Öner ile Diyarbakır Cezaevi’nde 18 Mayıs 1973’te katledilen devrimci İbrahim Kaypakkaya’yı andı. Eren Keskin, "Bize mücadeleleriyle yol gösterenleri unutmadığımızı tekrarlamak istiyoruz. Hepsi işkenceye karşı mücadele etti" dedi.
'KÜRTLERİN HAKLARI GÜVENCEYE ALINMALI'
İHD Amed Şube Başkanı Ercan Yılmaz, cumhuriyetin kuruluşundan bu yana sürdürülen tekçi politikalara işaret etti. Yılmaz, Kürt sorununun çözümünde Kürtlerin yasal ve anayasal haklarının tanınması gerektiğini vurgulayarak, "Bir asırdır devam eden ve milyonlarca insanın yaşamını doğrudan etkileyen bu meselenin kalıcı çözümü için Kürt halkının kimliği, dili ve kültürü anayasal güvence altına alınmalı. Barış sadece savaşın sona ermesi değildir. Barış, aynı zamanda hakikatle yüzleşmeyi, adaletin tesis edilmesini, travmaların onarılmasını ve halklar arasında güvenin yeniden inşa edilmesini gerektirir" diye konuştu.
'BARIŞÇIL ÇÖZÜM İSTİYORUZ'
İHD Eş Genel Başkanı Hüseyin Küçükbalaban, "1990’lardan bu yana ateş Kürdistan’da, Kürt halkının içinde. Bu yüzden İHD daha çok Kürt sorununu gündemine aldı. Kürt sorununun barışçıl yollarla çözülmesini istiyor” dedi. Küçükbalaban, "Kürtlerin her şeyi var” yönündeki açıklamalara işaret ederek, "Kürt sorunu Lozan’dır, demokratik olmayan cumhuriyettir. Dêrsim, Koçgiri, Zilan katliamlarıdır. Kürt sorunları Amed zindanıdır. Kürt sorunu, ‘Türkçe konuş, çok konuş’tur. Kürt dilinin yasaklanmasıdır, kayyım atanmasıdır. Kürt sorunu çok ve çözüm istiyor” dedi.
‘TECRİT SÜRÜYOR'
Küçükbalaban, Öcalan'a dönük tecrit ve uygulamalara değinerek, "İdam kaldırıldı ama zamana yayılmış bir idam cezası hala devam ediyor. Sayın Öcalan üzerindeki tecrit hala kalkmış değil. Sayın Öcalan ciddi bir yükün altına girdiğini ifade etti. Demokrasiyi rafa kaldıran devlete mesaj verdi. ‘Buyurun PKK’nin silahsızlanması kararını alıyoruz, devlet toplumun taleplerini dikkate alsın, Türkiye’nin demokratikleşmesiyle birlikte Kürtler eşit yurttaş olarak bu ülkede yaşasın’ dedi. Barış konusunda ısrarcıyız. PKK silah bıraksın ya da bırakmasın. Silahı bırakmış olması insan hakları savunucularını çok sevindirir. Çünkü yaşam hakkının sağlanması konusunda bir adımdır” ifadelerini kullandı. Küçükbalaban, “umut hakkı”nın uygulanması, faili meçhul cinayetlerde cezasızlık politikasına son verilmesini ve Kürtlerin haklarının yasal güvence altına alınmasını istedi.
‘HALKIN KAYGILARI GİDERİLMELİ’
Amed Büyükşehir Belediye Eşbaşkanı Doğan Hatun, “Tarihi günlerden geçiyoruz. Bu tarihi günler muhakkak yazılacak. Bu yolda yaşamını yitiren arkadaşlar unutulmayacak. Artık hiçbir insanın hakkının da unutulmaması gerekiyor. Devletin bu konuda adım atması gerekiyor. Savaş üzerinden kendini büyütmek isteyenler var. Artık doyun. Ölüme, kana doyun. Halkı birbirine düşman etmek isteyenler; artık size de yeter" diye kaydetti.