Çatışmalı süreçte ailesinden 4 kişiyi yitirdi: Devlet acil somut adım atmalı 2025-06-27 09:09:06   ÊLIH - Çatışmalı süreçte ailesinden 4 kişiyi yitiren Nuran Seçkin, “Yanı başımızda İran-İsrail savaşı var. Barışın inşası aciliyet kazanmış durumda. Devlet bunun için acil bir şekilde adım atmalı” diyerek, barışın tek taraflı olamayacağını belirtti.    Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın 27 Şubat’ta yaptığı “Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı” sonrası Kürt sorununun demokratik çözümü bağlamında yeni bir sürece girildi. Abdullah Öcalan’ın öncülük ettiği bu sürece toplumun farklı kesimlerinden destekler sürüyor. En büyük desteği veren kesim ise çatışmalı süreçte çocuklarını ve yakınlarını yitiren aileler.    SEÇKİN AİLESİ    Bu ailelerden biri de Êlih’te yaşayan Seçkin ailesi. 2013 yılında PKK’ye katılan oğlu Ahmet Seçkin’i 2016’da Êlih’te çıkan bir çatışmada yitiren, yine 2013’de PKK’ye katılan yeğeni (abisinin oğlu) Rojhat Seçkin’i Muğla’da 2016’da çıkan çatışmada yitiren, yeğeni Hüseyin Seçkin’i (Rojhat Seçkin’in kardeşi) Amed’de 2017’de yitiren 62 yaşındaki Nuran Seçkin’in, 1997’de PKK’ye katılan kızı Hacire Seçkin hala PKK saflarında.    Çağrıdan sonra PKK'nin aldığı ateşkes ve “çalışmaları sonlandırma” kararına rağmen Türkiye'nin devam eden saldırılarına dikkat çeken Nuran Seçkin, devlete bu tutumundan vazgeçme çağrısında bulundu.    ONURLU BİR BARIŞ İÇİN MÜCADELE EDECEĞİZ   Savaşın yıkıcılığına değinen Nuran Seçkin, “Yeter artık insanlar ölmesin, anneler ağlamasın. Tüm annelere çağrımdır; Sayın Öcalan’ın açtığı barış yoluna herkes sahip çıksın. Bu savaştan yaralanmış, etkilenmiş kim varsa gelsin birlik içinde barışı inşa edelim. Biraz vicdanı, merhameti olan herkes bu sürece sahip çıkmalı. Çocuklarımıza sözümüzdür, şehit düşenlere sözümüzdür; kanımızın son damlasına kadar mücadele edeceğiz. Onurlu barışın mücadelesini sürekli yürüteceğiz” diye belirtti.    ASKER VE POLİS AİLELERİNE ÇAĞRI   Aile olarak 1980’lerden bu yana hep devletin zulmüyle karşı karşıya kaldıklarını söyleyen Nuran Seçkin, “Ailemden 4 kişiyi yitirdim. Kızım, aileye yönelik gerçekleştirilen işkence ve baskılardan sonra 1997’de gitti. Onurlu barış inşası için mücadele edeceğiz. Asker ve polis anneleri de bu sürece ortak olmalı. Bakın yanı başımızda büyük bir savaş var. İran-İsrail savaşı var. Barışın inşası aciliyet kazanmış durumda. Devlet bunun için acil bir şekilde adım atmalı” diye belirtti.    SÜREN SALDIRILARA TEPKİ    Barışın tek taraflı olamayacağının altını çizen Nuran Seçkin, şöyle devam etti: “Süreç devam ederken her gün topraklarımız bombalanıyor. İnsanlar öldürülüyor. Hasta tutuklular ölüyor. Cezaevlerine dönük tek bir adım atılmış değil.  Sürekli uçaklar uçuyor. Silah bırakılacaksa iki taraflı bırakılmalı. Eğer demokratik bir ortam oluşturulursa zaten silahın bir önemi yok. Ancak hem demokratik ortamı oluşturmuyorlar hem de saldırgan tutumlarından vazgeçmiyorlar.  Savaşın kazananı olmaz.  Savaş sadece kaybettirir. Bakın şuanda savaşın olduğu yerler ne durumda. Devlet bizi kandırma girişiminde bulunmasın. Kürtler ne eski Kürtler ne de örgütsüzler. Küçük çocuğu dahi kandıramazlar. Gelin acil bir şekilde somut adımlar atın. Onurlu bir barışın inşasında yer alın.  Barış için kendimize güveniyoruz.”